4. LUKA PAZARI 14.10.2018
(Pavlus’tan Titus’a Mektup 3: 8-15)
(Efesliler 4:1-7)
Havari Pavlus’un Efeslilere mektubundan olan bugünün pasajı Mesih'in
tek kutsal kilisesinin birliğini vurguluyor. Bu birlik kilisenin
vaftizli üyeleri arasında ve kilise bedeni için ihtiyaçtır.
Havari Pavlus’un bahsettiği bu
birlik şu gerçek ile desteklenir:
İlk olarak, kilisede
TEK İNANÇ vardır. Doğru inanç, Mesih'in öğrettiği ve Mesih’in
havarilerinin paylaştığı inançtır. Aziz Pederlerimizden elde
ettiğimiz bu inançı, muhafaza edip yanlış yorum ve değişiklikler
yapmadan bizden sonra gelenlere teslim etmeliyiz. Farklı dogmatik
öğretileri kabul etmiş olan hiristiyanlar arasında birlik olamaz.
Bunu Müjdeyi kendilerine göre
yorumlayan eterodoks (ortodoks olmayan) inançlarda görüyoruz.
Tamamen birbirlerinden farklı ve bazı konularda birbirleriyle
çelişkiye düşen binlerce parçaya (mezhepe) bölünmüş durumdalardır.
İkinci,
Baba olan Tanrı tektir,
Rabbimiz tektir. Mesih kilisenin başıdır. Bununla beraber,
kilisenin bütün üyeleri organik olarak birleşiktir ve kilisenin tek
bedeni olarak bulunurlar. Tüm inançlılar O’ndan hayat alırlar. "Tek
kutsal, Tek Rab İsa Mesihtir," şeklinde Kutsal Ayin'de ikrar ederiz.
Üçüncü, tarih boyunca her milletten
Hristiyanlar tek ve aynı
vaftizi oldular, ve tek Rab, İsa Mesih ile birleştiler. Hepimiz
Mesih'in kilisesinin eşit üyeleri haline geldik ve vaftiz yoluyla
aynı şekilde doğduk. Madem hepimiz aynı Baba Allah'ın çocukları ve
Mesih'in kilisesinin bedeninin aynı üyeleriyiz, birliğimizi
korumalıyız. Gerçek şudur ki aramızdaki bu birlik Kutsal Ruh
tarafından kaynaklanıyor ve hayata geçiyor.
Fakat, bu birliği korumak için,
kendi isteğimiz gereklidir. Allah bize özgür irade armağanını
bahşetti. Bize sunduğu her şeyi kabul etmemiz için bizi zorlamıyor.
O bizi Mesih’le cennette oturmaya ve onunla işbirliği içinde olmaya
çağırdı. Eğer biz Allah’ın bize bu görkemli amaç için gösterdiği
yoldan yürümek istersek bu net hale gelecek; Havari Pavlus "aldığınız
çağrıya yaraşır biçimde yaşayın" diye yazar (1.ayet), devamında da
inançlı yaşamamız için bizden şunları rica eder (emretmez):
-Alçakgönüllülük
ve alçakgönüllülük ruhu. Alçakgönüllülük bütün erdemlerin
temelidir çünkü o, Allah’ın lütfünu bize yönlendirir: "Allah kibire
karşı gelir, ama alçakgönüllüye lütuf verir" (1. PETRUS 5:5).Havarı
Pavlus’un ricasına göre Hristiyanların edinmesi gereken
alçakgönüllülük sadece dıştan
laf söz gibi değil, içsel ve inananın bütün hayatını kapsayan ve
dürüstlükle ifade edilen bir erdemdir. Bu yüzden2.ayette Havarı
“Her
bakımdan alçakgönülülükle” diyor (ayet 2)
-Yumuşak huylu olalım.
Rab şöyle dedi "benden öğrenin çünkü ben yumuşak huylu,
alçakgönüllüyüm" )(Matta 11:29). Havari Petrus Mesih'in yumuşak
huyluluğunu örnek olarak gösteriyor
“Mesih, kendi izinden gidesiniz diye uğrunuza acı çekerek size örnek
oldu… Kendisine sövüldüğü
zaman sövgüyle karşılık vermedi. Acı çektiğinde kimseyi tehdit
etmedi; davasını, adaletle yargılayan Tanrı'ya bıraktı.
"(1. Petrus 2:21&23). Kutsal İncili okurken, Mesih'in yüzleştiği
aşağılanma, yaralanma, soyulma ve çarmıha gerilme karşısındaki
alçakgönüllüğüne hayran kalıyoruz. Havari
Pavlusu bu eylemle taklit etme dürtümüz oluyor.
-Zor durumlarla başa çıkabilmemiz
için Havari Pavlus bizden
sabırlı olmamızı istiyor. Rab bizi temin etti: "sonuna kadar
dayanan kurtulacaktır." (Matta 10:22). Sabırda en çarpıcı örnek
Eyüp’un hayatıdır.
-birbirimize
tahammül ve sevgi gösterelim. Havari Pavlusun bizden istediği
gibi, birbirinimizi sevgiyle tolere edelim. İnançlı Hristiyanlar
arasında bile sadece tolerans ve sevgiyle halledilen zor durumlar
vardır. Kaba konuşmalar, adaletsizlikler, gelişigüzel tavırlar hatta
bizlerden faydalanmış olanlar tarafından. Cevabı mantıkla
bulmayacağız, fakat sadece sevgi ve tahammülle davranırsak
problemler yatışacak ve her şeye kadir Allah kötülük yapan insanın
kötülüğünün farkına vardıracak.
Kardeşlerim, Rabbin lütfuyla bize
Havari Pavlus tarafından verilmiş bu öğretilere uygun yaşamaya
çalışırsak, kesinlikle birlik içinde oluruz. Bu hayatta da
birliktelik olup Mesih’le birleşiriz ve son yolculuğumuz, cennet
sevincine huzurlu bir şekilde varırız. Amin.
|